Marmaris turizminin yüz karası olarak nitelendirilen HANUTÇULUK ve MEYVECİLER sezonun hareketlenmesiyle işlerinin başına döndü. Oteller bölgesi olarak adlandırılan Uzunyalı Mevkii’nde, Blue Port sahilinden Turban Mevkii’ne kadar hiçbir engelleme olmadan dolaşan MEYVECİLER, turistleri dolandırıyor. Plajda ellerinde plastik kasa ile dolaşan meyveciler, gözünü kestirdiği ve özellikle kadın turistlere yaklaşarak ellerindeki meyveleri satmaya çalışıyor. Diyaloglar artınca yanlarına oturan ve sohbetlerine devam eden meyveciler, bir avuç meyveyi 20 Euro’dan aşağı olmamak üzere satmaya çalışıyor. Uzunyalı Mevkii’nde gözlemlediğimiz MEYVECİLER’in sanki zabıta görev yapıyormuş gibi endişe duymayarak dolaşması dikkat çekiyor. Takip ettiğimiz meyveciler, bir güvenlik görevlisi gördüğünde plajda ya tatilci gibi oturuyor yâda boş bulduğu şezlonga uzanıyor. MOBESA kameralarının olmadığı alanlardan plaja giriş-çıkış yapan meyveciler, özellikle yaşlı turistlerin peşine düşüyor.

ESNAF DUYARSIZ VE ZABITA SADECE ARAÇ KONTROLÜ YAPIYOR

Uzunyalı Mevkii’nde bulunan işletmeciler, işlettikleri plajlarına giren meyvecilere ses çıkarmıyor. İşletmecilerin çoğunluğu hemşericilik yaparak 112 Acil ihbar veya zabıta ekiplerini aramıyor. Plajlarda çalışan garsonlar gördükleri meyvecilerle sohbet edip gülüştükleri de dikkatlerden kaçmıyor. Marmaris Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’ne bağlı ekipler ise sadece yürüyüş yolunda girişi yasak olan motorlu araçların denetimini yapıyor. Polisin yaptığı kontrollerde ise yakalanan meyveciler zabıta ekiplerine teslim ediliyor. Ellerinde ki meyvelere el konulan kişilere idari para cezası kesilerek serbest bırakılıyor. Serbest kalan meyveci kaldığı yerden kısa süre içinde işine devam ediyor.

GÜNLÜK KAZANÇLARI DUDAK UÇUKLATIYOR

Turistler, kendi ülkelerinde pahalı olan meyveleri Marmaris’te ucuz aldıklarını zannederken satış yapanlar kendi aralarında parselledikleri plajlarda yüzde üzerinden günde 200 Euro yakın satış yapıyor. Özellikle turizmin yüksek olduğu Haziran-Temmuz ve Ağustos aylarında günlük kazançları 3-4 katlayan meyveciler, sattıklarından yüzde 35 komisyon aldığı öğrenildi. Güvenlik kuvvetleri ve zabıtalara karşı yaşadıkları tecrübelerle yakalanmamak için yeni taktikler geliştiren meyveciler, özellikle MOBESE kameralarının olmadığı bölgelerden plajlara girerek işlerini yapıyor. Grand Azur Otel sahilinden sıklıkla giriş yapan meyvecilerin bazıları ellerinde termos olarak kullanılan kurumsal marketlerde ucuza satılan çantalarla ile dolaşıyor. Zabıta ve polis gördüğünde tatilci gibi davranan şahıs, uzaklaştıklarında işlerine kaldıkları yerden devam ediyor.

DUYARLI ESNAFLAR HUZURSUZ

Meyvecileri kendi işlettikleri plajları sokmamaya çalışan bazı duyarlı işletmeciler de denetimin yeterli özen ve dikkatle yapılmadığını iddia etti. Hanutçuluktan sonra meyvecilerin turizme büyük zarar verdiğinin altını çizen duyarlı Uzunyalı Mevkii işletmecileri, “ Bu meyveciler burada ki çoğu işletmeci ve çalışanlarla hemşeri. Görseler bile ses çıkarmıyorlar. Meyveciler, yakalanmamak için her türlü alternatifi deniyorlar. Turban’dan Mehtap Otel’e kadar 50 veya 100’er metre arayla zabıta ve güvenlik kuvveti dikkatlice dolaşmalılar. Alınacak ve özen gösterilecek tedbirlerle bunlar baş edilebilinir. Tek meyveciler değil hanutçuluk yapanlar da bu önlemler ile yapmaya çekinir. Turistler için kendi ülkelerinde bir çilek pahalı. Paraları değerli olduğu için onlara ucuz geliyor. Bir avuç çilek toplasanız 5-6 tanedir en aşağı 20 Euro’ya satıyorlar. 2019-2020 yıllarında meyvecilerin turistleri cüzdanlarından nasıl el çabukluğu ile para arakladıklarını ve bir salkım üzümü 50 Euro’ya sattıklarını herkes çok iyi biliyor. Bizim tek isteğimiz dikkatli ve özen göstererek denetim yapılması. Bir kere yakaladım, bak ben denetliyorum gibi günü kurtaran çalışmalarla değil sürekli bir kontrol olmalıdır. Bizler, burada bir avuç duyarlı esnafız. Sesimizi çıkarsak bir şekilde ya işletmemize yâda bizlere sıkıntı çıkıyor. Lütfen, hanutçuluk ve meyvecilik konusunda herkesi göreve davet ediyoruz” şeklinde konuştu.