Sağlıklı Yaşam, Sağlıklı Yaşlanmak, Süper Bağışıklık için Nasıl Beslenmeliyim?
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, önemli açıklamalarda bulundu: Genler tüfeği doldurabilir ama tetiği çeken yaşam tarzıdır. Kanser, kalp, diyabet gibi hastalıklarda genetik riskin geri planda olduğunu belirten Erk, “Sağlıklı yaşam kişinin kendi elindedir. Yediğiyle, içtiğiyle ve maruz kaldığıyla ilişkilidir” dedi.
Bağışıklık sistemimiz ne kadar güçlü olursa hastalıklara yakalanma riskimiz de o kadar azalır. Prof. Dr. Osman Erk’in Sia Kitap’tan yeni çıkan ‘BAĞIŞIKLIK DİYETİ’ kitabında inflamasyon, antioksidanlar, vitamin ve takviyeler ayrıntılı olarak anlatılmakta. Bağışıklık sistemini destekleyen yaşam ve beslenme tarzı, ayrıca bağışıklık sistemini kesin olarak etkilediğini bildiğimiz su, hava, çay, kahve, zeytinyağı ve tuz gibi konular da okuyucuya aktarılmakta.
UYKU-SPOR- İYİMSERLİK ŞART
Prof. Erk “Günümüzde infeksiyon hastalıkları, kanser ve kronik hastalıklar bağışıklık sorunu olarak ele alınmaktadır. Bağışıklık sistemini desteklemek için; düzenli uyku, spor, iyimserlik ve kahkaha gereklidir. Bunun yanında; stresten uzak durmak, sigara, alkol ve uyuşturucudan kaçınmak önemlidir” diyor.
Yeni kitabınızda bağışıklığın önemine dikkat çekiyorsunuz. Peki, vücut direncimizi nasıl artırabiliriz?
Sağlıklı bir beslenme düzeninin yanı sıra yeterli ve kaliteli uyku, fiziksel egzersiz, sigara-alkol gibi kötü alışkanlıklardan uzak durmak, moral, bol kahkaha, iyimserlik, motivasyon, hijyen koşullarına uymak, yeterli ve kaliteli su içmek, temiz hava ve bilinçli güneşlenmek bağışıklık sistemini destekler.
İnsan ölmez, doğal olmayan yaşam alışkanlıklarıyla yavaş yavaş intihar eder. Doğru yakıt ve temiz hava alındığında, egzersiz yapıldığında, moral ve motivasyon yüksek olduğunda vücudumuz uzun yıllar var olacak ve mükemmel faaliyet gösterecektir.
YAŞAM VE BESLENME DÜZENİ
Güçlü bir bağışıklık kanser, diyabet, kalp-damar hastalıklarından da korunmayı sağlar mı?
Bu hastalıkların nedenleri çevresel faktörlere, yaşam ve beslenme düzenine bağlıdır. Obezite başta diyabet, kanser, kalp-damar hastalıkları ve nörolojik hastalıkların ana kaynağıdır. Sanılanın aksine bu hastalıkların genetik olma özelliği geri plandadır. Anne veya babadan bu hastalık genleri alınmış olsa bile sağlıklı yaşam ve beslenme tarzıyla bu genlerin aktif hale geçmesi önlenebilir.
Genler tüfeği doldurabilir ama tetiği çeken yaşam ve beslenme tarzıdır. Günümüzde bu hastalıklara yakalanıp ölmek çağımızın trajedisidir. Çünkü bunlar, önlenebilen hastalıklardır.
‘Bağışıklık Diyeti’ nasıl yapılır?
Sağlıklı olmak ve uzun yaşamak istiyorsak günlük kalorilerin en az yüzde 90’ı taze, temiz, mevsiminde ve yerel olarak üretilmiş, mümkünse organik, rengarenk bitkisel besinlerden oluşmalıdır. Et ve diğer hayvansal ürünler asla ana menüde yer almamalıdır. Hayvansal ürün ve et tüketilecekse çok az miktarda ve organik olan tercih edilmelidir. Günde en az 10-12 porsiyon sebze ve meyve tüketilmelidir. Özellikle turpgiller, sarımsak, soğan, turp, mantar, kivi, nar, havuç ve pancar en gözde besinler olmalıdır.
HAVA VE SUYA DİKKAT!
Kitabınızda su havanın önemine de değinmişsiniz...
Her yıl hava kirliliğinden Türkiye’de 30 bin, dünyada ise 3 milyon kişi hayatını kaybediyor. Sağlıklı beslenilse de solunan hava temiz değilse beklenen olumlu sağlık etkileri ortaya çıkmaz. İnsanların büyük kısmı yeterli ve kaliteli su içememektedir. Su multivitamindir, antikanserojen etkili ve kalp dostudur.
Vitamin ve mineral desteği almalı mıyız?
Vitamin desteklerine kesinlikle ihtiyaç vardır. Sağlıklı yiyecek seçimi kadar kaliteli bir besin takviyesi de önemlidir. Özellikle yaşlılar, bağışıklık sistemlerini desteklemek için multivitamin kullanmalı. Tabii multivitaminler asla dengeli ve yeterli bir beslenme düzeninin yerine geçemez. Diyet her zaman zorunludur.
Röportaj : Özkan Saçkan