Marmaris’te sezon yaklaşıyor. Oteller hazırlıklarını tamamlamaya çalışıyor, esnaf umutla bekliyor, belediyeler ve sivil toplum kuruluşları (STK) ise hem yurtiçi hem de yurtdışı turizm fuarlarında boy gösteriyor. Sosyal medyada paylaşılan fuar karelerine bakınca “Marmaris tanıtılıyor” diyoruz ama esas soru şu: Hangi bütçe ile gidiliyor ve bu fuarlardan neyle dönüyoruz?
Geçtiğimiz yıllarda da Berlin’den Londra’ya, İstanbul’dan Moskova’ya birçok fuara katıldık. Peki bu süreçte ne gibi somut kazanımlar elde ettik? Fuarlar, gerçekten Marmaris turizmine katkı sağlıyor mu? Yoksa işin PR kısmı daha mı ağır basıyor?
Bir diğer konu da şu: Bu fuarlara neden basın mensubu götürülmüyor? Turizm fuarları sadece fotoğraf paylaşmak ya da stand kurmaktan ibaret değil. Eğer bir destinasyonu tanıtıyorsanız, bu tanıtımın kamuoyuna nasıl yansıdığını da yönetmeniz gerekir. Gazeteciler orada olursa, Marmaris’in nasıl temsil edildiğini, hangi pazarlara odaklanıldığını ve yatırımcıların gözündeki yerini daha net aktarabiliriz. Üstelik yalnızca basın bültenleriyle değil, sahadan gözlemlerle, farklı katılımcılarla röportajlarla, eleştiriler ve önerilerle…
Turizm sektörü, günün sonunda ekonomik verilerle ölçülüyor. Fuarlar gerçekten rezervasyonları artırıyor mu? Yoksa birkaç güzel kare, birkaç toplantı ve “oradaydık” demekten mi ibaret kalıyor? Eğer bu fuarlara katılmaya devam edeceksek, geri dönüşü ölçebilecek bir sistem kurmalı ve şeffaf bir şekilde paylaşmalıyız. Yoksa her yıl aynı soruyu sormaya devam ederiz: Gittik, gördük, peki ne kazandık?