Girgin açıklamasında “Her gün artan fiyatlar can yakıyor. Gıda enflasyonu mutfaklara düşen bir ateşe dönüştü. Mutfakta bolluk yoksa, huzur yoktur. Bu fiyatlar ailelerin huzurunun karşısına çıkarılmış bir bariyer olduğu kadar insan hakkı ihlali düzeyine de gelmiştir” dedi.

Girgin devamında şu açıklamalarda bulundu:

DERİN YOKSULLAŞMA EVİN HUZURUNU BİTİRDİ

“Evin huzuru mutfağın huzurundan geçer. Her gün gelen zamlarla mutfakta huzur kalmadı.

Ülkemiz derin bir yoksullaşmanın pençesinde. TÜİK'e göre 2005'te yüzde 4,9 olan gıda enflasyonu 2021'e gelindiğinde yüzde 43,8'e yükseldi. Gıda enflasyonunun bu seviyelere çıkması asgari ücret ve civarında maaşla geçinmeye çalışanların, çoğu asgari ücretin altında aylık alan emeklilerin, borç batağındaki çiftçilerin, kepenk kapatmamak için direnen esnafın; kısacası yoksul halkımızın pahalılaşan gıda ürünlerine erişimini zorlaştırmıştır.

Türk-İş araştırmasına göre, Ocak 2022’de, 4 kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden "açlık sınırı", 2022 yılı için belirlenen 2 bin 453 liralık asgari ücrete yaklaşarak 4 bin 250 lira olmuştur. Bu rakamlar da göstermektedir ki; yoksul halkımızın gıdaya erişimi ile ilgili etkin politikaların oluşturulması gerekmektedir.”

MARKET SEPETİ YOKSULLUĞUMUZUN GÖSTERGESİ

“Derinleşen yoksulluğu, en çok market sepetini elimize aldığımızda hissediyoruz. Temel gıda maddelerindeki ağır vergi yükü de alım gücünü düşürüyor. Özellikle dar gelirli vatandaşların gıda alışverişindeki yükünün azaltılabilmesi için temel gıda ürünlerinin tamamında KDV sıfırlanmalıdır.

Gıda fiyatları arttıkça esnafın da satışları azalıyor.

Esnafımız gıda ürünlerini toptan alırken yüzde 1 oranında KDV ödediği malları perakende satarken yüzde 8 oranında KDV eklemek zorunda kalıyor.

Örneğin eti toptan alan kasap yüzde 1 KDV ödeyerek alıyor, aynı eti perakende satarken yüzde 8 KDV eklemek zorunda kalıyor. Yük vatandaşın üzerinde kalıyor.”

ÜLKEYİ UÇURACAĞIZ DİYENLER MUTFAĞI ÇÖKERTTİ

“Sosyal devlet namına ne varsa yok eden AKP’nin ekonomiyi çökertmesi, beslenme hakkına da bir tehdit. Beslenme hakkı herkesin; yeterli, güvenli, sağlıklı gıdaya kolayca ve sürdürülebilir şekilde, ulaşma hakkını kapsar. Anayasamız “Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir” şeklindeki 56. Maddesiyle bunu güvence altına alır.

Geldiğimiz noktada görüyoruz ki “ülkeyi uçuracağız” diyenler mutfağı çökertti. Bu çöküşü durdurmak için mücadeleye devam edeceğiz.”