Etkinlik, Dünya Sağlık Örgütü'nün tavsiyeleri doğrultusunda, 1996 yılından bu yana her yıl 24 Mart'ta farkındalık oluşturmak amacıyla düzenleniyor.

Muğla İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Milas Veteriner Fakültesi iş birliğiyle yapılan etkinlikte, Dünya Tüberküloz Günü’nün önemi vurgulandı. Panelde, Milas Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Artay Yağcı ve İl Tarım ve Orman Müdürü Seyfettin Baydar açılış konuşmalarını gerçekleştirdi. Ayrıca, Milas Veteriner Fakültesi'nden Prof. Dr. Seyda Cengiz, Dr. Öğretim Üyesi Murat Metli ve İl Müdürlüğü Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği Şube Müdürü Mehmet Kuray, tüberküloz hastalığı hakkında sunumlar yaptı.

İl Tarım ve Orman Müdürü Seyfettin Baydar, konuşmasında, tüberkülozun hayvanlardan insanlara bulaşabilen bir hastalık olduğunu belirterek, “Bakanlığımız, hayvanlardan insanlara geçen zoonoz hastalıklarla her zaman mücadele etmektedir. Her yıl aşılama ve sağlık taramalarıyla birçok hastalıkla mücadele ediyoruz. Ayrıca, hastalıktan ari işletmeler de tüberküloz ve brucella gibi hastalıklar olmayan hayvanları barındırmaktadır. Bu işletmelerde her yıl tüberküloz taraması yapılır ve pozitif çıkan hayvanlar, tazminatla işletmelerden uzaklaştırılır. Bakanlığımız, hastalıktan ari işletmeleri artırmak için hayvancılık desteklemelerinde ekstra katsayılarla üreticilerimizi desteklemektedir. İlimizde şu an 140 hastalıktan ari işletme bulunmakta ve bu işletmelerdeki hayvan sayısı 12.000’dir. Amacımız, öncelikle hayvan sağlığını korumak ve ardından insanlara bulaşmasını engellemektir” dedi.

Milas Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Artay Yağcı ise, tüberkülozun hayvansal ürünler ve ticaret açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu, aynı zamanda zoonoz hastalık olarak halk sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini vurguladı. Yağcı, veteriner hekimlerin ve sağlık personellerinin birlikte çalışarak, tüberküloz gibi hastalıkların etkilerini en aza indirmek için büyük çaba sarf ettiğini belirtti.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan açıklamalarda, tüberkülozun halk sağlığına yönelik ciddi bir tehdit oluşturduğunun altı çizildi ve veteriner hekimlerin bu mücadeledeki rolünün önemi vurgulandı.