Siyasetçi oy derdinde, vatandaş geçim derdinde...

Öyle bir koltuk ki kimi kazanmak istiyor kimi bırakmak istemiyor. Her şeyin başı o koltuk... Hani koltuğun ağzı olsa konuşsa, " Biri de sen mutlu musun diyen soran yok" diyecek neredeyse, bu duruma geldi siyaset.

Tüm bu siyasetin içinde ise olan yine her zaman olduğu gibi halka oluyor. Siyaset kendi içinde "kazanma" kavgası yaşarken bunun zararını en çok halk görüyor.

Ekonomik sıkıntı içinde boğuşan vatandaş ne olup bittiğini anlamadan sürekli gergin siyasetin içinde buluyor kendini. Oy verse bir türlü vermese bir türlü. Yani iki arada bir derede kalan hep halk oluyor.

Bu siyaset kavgası içinde evindeki mutfak sıkıntısı da artmaya devam ediyor. Alım gücü, geçim sıkıntısı, gelecek kaygısı yanı sıra, eğitim adalet hukuk da sorunlar giderek artıyor ve vatandaşın kaygıları arasına girmeye başlıyor.

Günün sonun da siyasetin gerginliği altında ezilmeye devam ediyor halk...

Her seçimin de büyük bir maddi kaybı oluyor ülke için. Öyle ki, o da vatandaşa yeni zamlar vergiler olarak geri dönüyor.